Şehir hayatının o bitmek bilmeyen koşuşturmacasında, beton binaların arasında hepimiz bir parça toprağa, bir nefeslik doğaya hasret kalırız. Penceremizden baktığımızda gördüğümüz genellikle başka bir binanın duvarı, telaşlı bir cadde ya da gri bir gökyüzüdür. Ben de bu döngüyü kırmak, evime her girdiğimde ruhumu dinlendirecek bir sığınak yaratmak istedim.
Odaya bir pencere açmak istedim. Ama bu pencere başka bir apartmana değil, uçsuz bucaksız bir huzura açılsın istedim.
Bu duvar bana her gün hatırlatıyor ki, mutluluk ve huzur bazen en basit şeylerde saklıdır: Bir başak tanesinde, mavi gökyüzünde, toprağın sunduğu berekette... Şehrin ortasında kendi küçük tarlamı yarattım. Ve bu tarlada her gün umut, şükran ve huzur biçiyorum.
Eğer siz de hayatınıza bir parça doğallık katmak isterseniz, unutmayın; bazen en güzel manzaralar için kilometrelerce yol gitmeye gerek yoktur. Bazen o manzara, evinizin bir duvarında sizi bekliyordur.
BENZER BLOGLAR